Usta’nın önergesinden satırbaşları şöyle:

SAYILARI 500 BİNİ BULAN İSTİHDAMA ULAŞILMIŞTIR

Kamuda; bakanlıklar ve bağlı kuruluşlarda, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B maddesi kapsamında, sadece geçici ve proje kapsamındaki nitelikli işlerde sözleşmeli personel istihdam edilebileceği ifade edilmişken, maalesef mevcut durum itibarıyla kamunun asli işlerini yürütmek üzere de sözleşmeli personel istihdamı yapılır hale gelmiştir.

Sözleşmeli personeller için bu sistemin sürdürülebilir olmaması nedeniyle 2011 ve 2013 yıllarında tüm sözleşmelilere kadro verilmiştir fakat 2013 yılından sonra sözleşmeli istihdam modeline devam edilmiş ve şu anda sayıları yaklaşık 500 bini bulan bir sözleşmeli personel istihdamına ulaşılmıştır.”

SÜRESİZ SÖZLEŞMELİ MEMURLAR KAPSAM DIŞI BIRAKILMIŞTIR

Bunun yanı sıra ilk olarak Milli Eğitim Bakanlığında istihdam edilen sözleşmeli öğretmenlere 2016 yılında OHAL döneminde 4+2 olarak ifade edilen 4 yıllık sözleşmeli istihdamı sonrasında 2 yıllık süre ile aynı yerde kadrolu olarak çalışmaları şartını getiren bir sistem getirilmiştir. Ardından 2019 yılında bu süre, sözleşmeli öğretmenler için 3+1 şeklinde (3 yıllık süre sonrasında 1 yıllık kadrolu çalışma) değiştirilmiştir.

2013 yılından itibaren sözleşmeli personel alımına ağırlık verilen Sağlık Bakanlığına da 676 sayılı KHK’nın 76. maddesi, 663 sayılı KHK’ya eklenen 45/A maddesiyle 4+2 sistemi getirilmiş ve 2017 yılından itibaren bu bakanlıkta da 4+2 şeklinde atama usulüne geçilmiştir. 2018 yılında ise yine bu sistemde de değişiklik yapılarak Sağlık Bakanlığında bu süre 3+1 şeklinde değiştirilmiştir.

Aynı şekilde 703 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanuna 10/A maddesi eklenerek 3+1 sistemi bu kurum için de 2018 yılı itibarıyla uygulamaya geçirilmiştir.

Yapılan bu değişikliklerle, gerekli kriterleri karşılayanların; hem mali, hem de özlük haklarında belirgin iyileştirmeler sağlanmıştır. Ancak bu düzenleme sadece 663 sayılı KHK 45/a maddesine göre işe alınanları kapsadığından, 8 yıldır 4B sözleşmeli statüsünde görev yapan süresiz sözleşmeli memurlar kapsam dışı bırakılmıştır.

DEVLETİN EŞİTLİK VE ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK İLKELERİNE AYKIRIDIR

Süresiz sözleşmeli personeller (657/4B); tayin, izin, özlük, görevde yükselme gibi, aynı işi yaptığı bir çok memurun sahip olduğu haklardan mahrum bırakılmıştır. Aynı yıl içerisinde birkaç ay önce mesleğe başlayan personel açısından etkisi ömür boyu sürecek farklılıklar oluşmuştur. Aynı şartlarda ve yeterlilik koşullarıyla mesleğe girenler arasındaki bu farklılık adalet duygusunu rencide etmekte ve iş barışını bozmaktadır. Aynı zamanda bu durum devletin eşitlik ve öngörülebilirlik ilkelerine aykırıdır.

DEVLET YÖNETME BECERİSİNİN GEREKLİLİĞİ

Konuya ilişkin bir adım atılmamasının sebeplerinden birisinin de, Doğu-Güneydoğu Bölgesinde personel tutulamadığı, kadroya geçirilmeleri durumunda bu bölgelerde personel açığı olacağı görüşüdür. Devlet yönetme becerisinin gerekliliği tam da böyle zamanlarda ortaya çıkmaktadır. Doğru bir planlamayla bu sorun da kolaylıkla aşılabilecektir.

MECLİS ARAŞTIRMASI AÇILMASI YERİNDE OLACAKTIR

Tüm bu koşullar göz önüne alındığında, 657/4B statüsünde süresiz olarak sözleşmeli çalışan personellerin mağduriyetlerinin araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98. ve TBMM içtüzüğünün 104 ve 105. maddesi uyarınca Meclis Araştırması açılması yerinde olacaktır.